Sosyal Medya

Makale

‘Sizin için İslam ne?’

Pakistan gezisinde bir ara otel lobisinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile sohbet imkanı oldu.

Soma’da yaÅŸadıklarını anlattı sayın Bakan uzun uzun. Orada iki CHP milletvekili ile yaÅŸadıkları acılı bir hikaye vardı. Güya iki milletvekili, o günün fitne ortamında öne sürülen ocaklara 150 Suriyeli çocuÄŸun gömüldüÄŸü iddiasından yola çıkıp Bakan’a “iyilik yapma!”ya karar vermiÅŸler. “Ocaklara girelim, Suriyeli çocukların gömülmediÄŸini gözlerimizle görelim, çıkıp açıklama yapalım ve sizi bir töhmetten kurtaralım” demiÅŸler. Bakan onlara “Demek siz bu iddiayı ciddiye aldınız ve geldiniz, yazıklar olsun size, izin vermiyorum ve sizin ömür boyu bu suizanla birlikte yaÅŸamanızı diliyorum” demiÅŸ. 

Sohbet ilerledi ve Bakan enerji konuları vs. derken Amerikalılarla, Ruslarla iliÅŸkideki hassas noktalara geldi. Burada Türkiye ile iliÅŸkiler noktasında ABD ve Rusya arasındaki siyasi tercih-stratejik tercih farklılaÅŸmasına iÅŸaret eden önemli bir anekdot anlattı.

ABD’li tanınmış strateji uzmanı ve BaÅŸkan danışmanlarından Brezinski ile yaÅŸanan bir anekdottu bu.

Bakanın anlattığına göre bu görüÅŸmede Brezinski Yıldız’a “Türkiye’nin nükleer reaktörü neden Batı’dan deÄŸil de Rusya’dan aldığını” soruyor. Bakan Yıldız da ona “Batı bize aynı ÅŸartlarda vermez nükleer reaktörü” diyor. “Nasıl yani?” diye sorunca da Ruslarla yapılan pazarlık ortamını anlatıyor.

Bakan’ın anlattığına göre Ruslarla nükleer reaktör pazarlıklarında bir ara görüÅŸme tıkanıyor ve Rus temsilci, “Bundan sonrası bizim için fizibl olmaz. Pazarlığı böyle sürdüremeyiz” diyor. Taner Yıldız da “Oysa bu nokta bizim için pazarlığın baÅŸladığı nokta” diyor. Konu, o zaman BaÅŸbakan olan Tayyip Bey ile Putin’in görüÅŸmesine kalıyor. Orada Putin, Taner Yıldız’ın zor bir pazarlık yürüttüÄŸünden ÅŸikayet ediyor ÅŸaka yollu. Tayyip Bey de “Kayserili’dir kendisi ve karakterinin gereÄŸini yapıyor” diyor. Sonra Putin, temsilcisine “Problem nerede?” diye soruyor,  aldığı cevaba göre de kendisi hemen orada bir formül üreterek iÅŸi sonuçlandırıyor. 

Taner Yıldız, Brezinski’ye bunu anlatıyor ve “Siz böyle yapabilir miydiniz” diyor. “Hayır” diyor Brezinski. “Fark burada, diyor Taner Yıldız, bazı durumlar olur ki, stratejik tercihler siyasi-ekonomik tercihleri geride bırakır, bir yerdeki açığı baÅŸka ÅŸeylerle telafi edersiniz, Amerika ve Batı, stratejik ortakları olmasına raÄŸmen Türkiye konusunda stratejik tercihleri öne alamamak gibi bir problem yaşıyor.”

Bakan orada Brezinski ile gerçekleÅŸen bir diyaloÄŸu daha anlattı ki, çok ilginç buldum.

“Sizin için Ä°slam nedir?” diye soruyor Bakan. Brezinski “11 Eylül” diyor hiç duraksamadan.

Bu defa Brezinski soruyor: “Peki sizin için ne Ä°slam?”

Bakan’ın cevabı ÅŸöyle oluyor:

Benim için Ä°slam, Peygamberimizin yaÅŸadığı ÅŸu olayda sembolleÅŸiyor:

Bir savaÅŸ dönüÅŸü, büyük bir Ä°slam ordusu Medine’ye doÄŸru ilerliyor. (Ben bu olayın Mekke Fethi sırasında yaÅŸandığını okumuÅŸtum.) Bu arada Hazreti Peygamber, yol üzerinde bir köpeÄŸin yavruladığını ve yavrularını emzirdiÄŸini görüyor. Bu anne ve yavru köpeklerin rahatsız olmamaları için önlerine bir nöbetçi dikiyor ve orduyu uzaktan geçiriyor.

Brezinski ÅŸaşırıyor ve “Bu gerçekten olmuÅŸ mu?” diye mukabele ediyor.

“Evet olmuÅŸ” diyor Bakan ve belgelerine iÅŸaret ediyor

Sonra Bakan Ä°slam’a bakışta karşı karşıya kalınan problemlere ve bunun iliÅŸkilere olumsuz yansımalarına deÄŸiniyor.

Ä°slam’a sorunlu bakış.

Stratejik bakış ve siyasi bakış.

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu’nun bölgeye iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerinde de “Bölge dışı odaklar”ın çarpık yaklaşımlarına iÅŸaretler vardı. Türkiye, bu yaklaşımlardaki çarpıklığı da görüyor, bu çarpıklık üzerine inÅŸa edilen politikaları da görüyor. Åžu anda Türkiye’de bütün bunları okuyan ve Türkiye merkezli, bölgenin çıkarı merkezli -ki ülkeyi yöneten kadro Türkiye’nin çıkarları ile bölgedeki kardeÅŸ ülkelerin çıkarlarının uyumu konusunda son derece hassas- politikalar-stratejiler geliÅŸtiren bir ekip var. 

Bakan Yıldız, “Brezinski’nin önemli bir strateji uzmanı olduÄŸunu” gözardı etmiyor ama Ä°slam dünyası ile iliÅŸkilerinizi “Ä°slam benim için 11 Eylüldür” ön fikrine göre kurgularsanız, ortaya saÄŸlıklı bir iliÅŸki çerçevesi çıkmayacağına iÅŸaret etmiÅŸ oluyor.

HABER.STAR.COM

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.